2 Nisan 2013 Salı

Gerçek kesit #3

Yine yeni yeniden bir attırmalı yazı ile karşınızdayım. Bu yazı türünün en zor kısmı ilk cümle. Ohoooo direkt yazar moduna girdim. İlk cümleeeeee. Evet ilk cümleeeeee. Onu yazdıktan sonra gerisi geliyor. Ha bu arada Türkçemizde gerisin geri diye bir zarf var. En sevdiğim kelime gruplarındandır kendileri. Kullanmadığım şeyleri severim gibisinden bir şey de mevcut aslında hayatımda. Hani böyle elini kaldırmadan mektup zarfı yapmaya çalışıyoduk küçükken. İyiydi o. İkinci sınıfta el yazısı öğrenirken öğretmen "El yazısı yazarken el kağıttan kaldırılmaz." derdi. Ben de o zamanlar inadına sürekli kaldırırdım. Kendi kendime de "Bak kaldırıyorum işte." derdim. Deniz Baykal swf tıkla. Neyse konumuza dönmek gerekirse eğer belirli bir konumuz olmadığını görüyoruz. Bakmakla görmek farklı şeymiş. Böyle klişeler sizi de çok sıkmıyor mu lan? Yani böyle tam ciddi bir ortamda birisi bu tarz şey söyleyince benim gülesim geliyo. Bakmakla görmek farklı şey. Hayır bi de aklıma "Vakvakla ördek aynı şeydir." cümlesi geliyo öncelerden okuduğum. Yalnız bi yerde okudum. Lütfen. İnternette falan görmedim. Bi yerde okudum. İnternette görünce seviye düşüyor. Bir yerde okudum deyince sanki bütün gün kafayı ansiklopedilerden kaldırmıyormuşsun gibi oluyor. Yine kaldırmak dedim lan. Kopamadım konudan. Şey bu arada ansiklopedilere noldu ya? Ben küçükken bizim evde çok vardı. Ana Britannica, Temel Britannica, Gençlik Ansiklopedisi falan filan. Çocukluğum bunlarla geçti lan benim. Açar okurdum salak salak. Sen çocuksun oğlum git çizgi film izle. Hayır ben illa bunları okurdum. Arkadaşlarım sokağa çağırırdı. Ben "Gelmicem ben ansiklopedi okucam." falan derdim de demezdim tabii. Son dediğim sokak muhabbeti şaka. Sokak çocuğuyduk kank. Bunlar babadan oğla nesil. Nesiller boyu güven. Türk öğün çalış. Çalış. Çalış. Çalış.

Yazma süresi: 13 dk

1 yorum: