Canımın çok yandığını söylemek
için uygun zamanı bekliyordum. Bir ellilik daha istedi barmenden.
Bu içtiği üçüncü ellilik olmasına rağmen hâlâ tuvalete
gitmemiş olması beni şaşırtıyordu. Üçüncü kez kalktım
masadan. Tuvalete gittiğimde aynada beyaz suratımı gördüm.
Normalden daha beyaz. Bembeyaz.
Canım çok yanıyor, dedim.
Normaldir, dedi. Onu evine bıraktım.
Üç hafta önce ayrıldık. Sebebini
ikimizde bilmiyoruz tam olarak. Bir şeyler eksik, dedik hep. Aslında
o dedi. Ben de bir şeylerin eksik olmadığını düşünmeyerek her
seferinde katıldım ona. Ayrıldıktan üç gün sonra yine
buluştuk. El ele tutuşmadık. Öpüşmedik. Sarılmadık bile.
Böyle olursa daha kolay olacağını düşündük. Aslında o
düşündü. Ben her türlü zor olacağını düşünerek katıldım
ona. Ayrıldıktan altı gün sonra yine buluştuk. Onun evine
gittim. Zile basmadan açtı kapıyı. Uyuduk ama ayrı kanepelerde.
"Ben gidiyorum." dedim. "Görüşürüz." dedi.
Giderken zile bastım. Ayrıldıktan dokuz gün sonra yine buluştuk.
Pes oynadık birlikte. Aynı takımda olmadık bu sefer. Bilerek
yenildim. Hiçbir zaman gitmediğimiz bir yere yemek yemeye gittik.
Sürekli gittiğimiz bir yere gidersek eskiye döneceğimizden
korktuk. Aslında o korktu. Ayrıldıktan on iki gün sonra yine
buluştuk. Benim evimde bu sefer. Sırt çantası yoktu omzunda.
Benim evimde her şeyi olmasına rağmen yine de her geldiğinde sırt
çantası olurdu omzunda. Balıklara yem atmadı. Açık kalmış
elbise dolabına laf söylemedi. Televizyonun sesini uydunun
kumandasından açmama bir şey demedi. Ayrıldıktan on beş gün
sonra yine buluştuk. "Siz neden ayrıldınız ya?" diye
sordu Hande. Bu konu hakkında konuşmak istemediğimizi söyledik.
Aslında o söyledi. Ben bu konu hakkında günlerce konuşabilirdim
Hande. Ayrıldıktan on sekiz gün sonra yine buluştuk. Yağmurda
ıslandık biraz. Sahilde oturduk. Çok fazla oturduk. Ayrıldıktan
yirmi bir gün sonra yine buluştuk. Bir daha buluşmayacağımıza
dair söz verdik birbirimize. Aslında o verdi. Ben sadece başımı
salladım. Canımın çok yandığını söylemek için uygun zamanı
bekledim. Bir ellilik daha istedi barmenden. Bu içtiği üçüncü
ellilik olmasına rağmen hâlâ tuvalete gitmemiş olması beni
şaşırttı. Üçüncü kez kalktım masadan. Tuvalete gittiğimde
aynada beyaz suratımı gördüm. Normalden daha beyaz. Bembeyaz.
Yanına gittiğimde, canım çok yanıyor, dedim. Normaldir, dedi.
Onu evine bıraktım.
Bir daha buluşmadık.